Zamanı yönetmek bir sonuçtan ziyade süreçtir. Planlı yaşayan ve iç disipline sahip kimseler, zamanı daha verimli kullanırlar. Bu başlı başına bir projedir esasında.  Kendini yönetmeyi bilen kimse, ‘’şu an’’ ın bir armağan olduğunun bilincinde tutumlarını yönlendirebilir ve kendini sınırlaması gerekli yerde sınırlayabilir. Araştırmalar bir dakika plan yaptığınızda,  beş dakika zaman kazandığınızı söyler. Planlı olmak, etkili zaman yöntemleri arasında en bilinir olanıdır.

Zamanı kontrol etme güdümüz var bizim. Hayatımızdaki her şeyi kontrol edeceğimizi sanıyoruz. Halbuki bu kontrol edemeyeceğimiz şeylere harcamış olduğumuz enerji, bize mutsuzluk olarak dönmekten farklı bir hal yaratmaz. Üretkenlik ve huzur elde edemeyeceğimiz bir yola sürükleniriz bu dönemlerde. Peki zaman kontrol edilemez mi gerçekten?  Zamanı kontrol etmemiz belki de hayatımızda olanları kontrol ediyor olmamız demek, çünkü saat kavramının kontrol edilebilir bir yanı yok. Ancak bunun doğru ve kaliteli yönetimini yapmak bizim elimizde. Ne çok kontrollü olup kendimizi sıkıştırmak ne de kontrolsüz olmak bize yarar sağlayacaktır. İşleri oluruna, akışına bırakmak da çok yerinde olmayacak çünkü bu kez de bu rahatlık sizi gerçeklerden uzaklaştırır hale getirecektir. Dolayısıyla zamanı yönetmek evet bizim elimizde bunu da önceliklerimizi belirleyerek, çöp dediğimiz anları azaltarak yapmamız mümkün. Hayatımızda radikal değişimler yaratarak zaman kontrolünü sağlayamadığımız durumları belirleyebiliriz. Tüik’ in yaptığı halkımızın ortalama 6 saatini televizyon karşısında geçirdiği araştırma bugün bizim hayatımızda da geçerli ise, işimiz bunu azaltmakla başlayabilir. Kontrolü ele almak sizin elinizde, farklı alanlara yönelebilir, hobi edinebilir, hiçbir şey yapamıyorsak temiz havada doğa yürüyüşleri yapabilir, çakralarımızı açmak için anlar yaratabiliriz.

Birçok zaman tuzağı var; kimisi bireyin kendisinden kaynaklı kimisi ise, dış faktörlerden ötürü. Ertelemek bizce en kötü zaman tuzağı çok klişedir ki; erteleme ertelemeyi doğuruyor. O kadar doğru ki, o erteleme hissinin günler sonra omuzlarınızda bıraktığı ağırlığı, yükü taşımanız gün geçtikçe katlanarak artar. Verimsiz ve de motive hissedersiniz kendinizi. Kararsız kalmak ya da hayır diyememek de etkili tuzaklardan. O hayır diyememeleriniz bir süre sonra size kendinize ait yaratamadığınız boş zamanlar olarak geri dönecektir.  Her işi kendimiz yapmaya çalışırsak bu da bizi verimsizleştirecek ve zamanımızı kaliteli yönetemememize sebebiyet verecektir. İşi parçalara ayırmak, gerekirse bazılarını başkalarına devretmek işimizi kolaylaştırır. Şüphesiz dijital ve televizyon bağımlılığı, günümüzde en etkili zaman tuzağı. Belki haftanın belli günleri o televizyonu hiç açmamak ya da dijital detoks uygulamak emin olun öyle iyi gelecek ki. Gün içerisinde ihtiyaç duymadığımız çok fazla görsele maruz kalabiliyoruz, buradaki sınırlamamızı yapamaz hale geldiğimizde iş bir nevi dijital bağımlılığa kadar ilerleyebiliyor.

Amerika’ da işletmelerde yapılan bir araştırma neticesinde yaklaşık 500 kişi ile gerçekleştirilen bu çalışma sonucunda, çalışanların %40 ı dikkat dağınıklığı veya bölünme yaşamadan çalışabildikleri zamanın sadece 15 dakika olduğunu bildirmişler. % 60’ ı ise  günde en az bir saatlerini dikkat dağınıklığı yüzünden boşa harcadıklarını ifade etmişler. En büyük dijital dağıtıcıları da, e- posta işlemleri, instagram, facebook, twitter gibi sosyal medya kanalları ve cep telefonu kullanımı olarak belirlenmiş. Araştırmanın en çarpıcı sonucu ise, zaman kazanmak için tasarlanan bilgi teknolojileri esasında tam tersini yaparak karşımıza çıkıyor. Bir yanda işimizi yapıyoruz bu araçlarla; aynı zamanda da işimizi yapmamıza engel olan kısımlarıyla mücadele etmeye çalışıyoruz. ‘’Çevrimiçi kompulsif bozukluk’’ diye adlandırılan bu durum, bireysel hayatlarımız ve sonrasında iş hayatlarımızda bizimle beraber.

‘’Kötü haber, zaman uçar. İyi haber ise pilotu sizsiniz. ’der Michael Altshuler. Ve şu yadsınamaz bir gerçektir ki; yaşamınızda neye zaman harcarsanız onu alırsınız. Emek/ zaman kanvası doğru orantılı olarak çalışır. İşleri zamanında yoluna koymanız ile yüksek verimi almanız arasındaki orantının doğruluğu gibi.